Dişiliğin ve Erilliğin Farklı Yüzleri
Carl Gustav Jung, insan ruhunun yalnızca rasyonel bilinçle birlikte kolektif bilinçdışının derin yapılarıyla şekillendiğini söyler. Bu yapılar arasında en belirleyici olanlardan biri, psişenin feminen (anima) ve maskülen (animus) ilkeleridir. Jung’un Dişiliğin Farklı Yüzleri ve Erilliğin Farklı Yüzleri adlı metinleri, kadınlık ve erkeklik imgelerinin tekil kalıplara indirgenemeyecek kadar çok katmanlı, çelişkili ve yaratıcı olduğunu gösterir.
Bu atölye, söz konusu iki temel eserden hareketle, günümüzün en yakıcı sorularına ışık tutmayı amaçlıyor:
Kadınlık ve erkeklik yalnızca toplumsal bir rol mü, yoksa psişenin kadim arketipleri mi?
Dişil ve eril ilkeler modern bireyin kimlik, ilişki ve varoluş deneyiminde nasıl rol oynuyor?
Anima ve animus ile yüzleşmek bireyleşme sürecinde hangi kapıları aralıyor? Toplumsal cinsiyet kalıplarının hızla değiştiği, “erkeklik” ve “kadınlık” kavramlarının yeniden tanımlandığı günümüzde, Jung’un bu metinleri yalnızca psikoloji için değil; felsefe, kültürel analiz ve bireysel gelişim için de birer anahtar işlevi görüyor.
Atölyede, katılımcılar Jung’un arketipsel çözümlemelerini metinlerden doğrudan okuyacak, tartışacak ve bu kavramları kendi deneyim dünyalarıyla ilişkilendirme imkânı bulacak. Teorik derinliğin yanı sıra, semboller, mitolojik figürler ve çağdaş yansımalar üzerinden feminen ve maskülen ilkelerin günümüz insanına nasıl katkı sağlayabileceği irdelenecek.
📅 Tarih: Her ayın 2. ve 4. Çarşamba günleri
📍 Yer: Taksav Salon
⏰ Süre: 20.00-22.00